KATEDRAL

İç Kısım

Katedralin içi yüksek ve epey karanlıktır, hatta ve hatta merkezi kubbenin sağlam olduğunda daha da karanlık olmalıydı. Bu, bir kusur değil, kasıttır.

Apsis ve yan odacıkların, iç hacmin yaklaşık dörtte birini oluşturmasından dolayı, kubbenin doğusundaki tonozlar, batısındakilerden bir hayli kısadır. Dikdörtgen sahının dört masif demet payandaları, çatıyı berkiten kubbeyi de kemerleri de destekler. Doğu-batı ve kuzey-güney eksenlerindeki beşik tonozlar, neredeyse alnın dibi kadar yüksekliktedir ve dışta, kesişen eğik çatılarla gösterilmiştir.

Geniş apsis, doğu çatısının altında yerleşiktir ve dış cephede, sadece iki derin niş arasındaki pencere ile belirtilmiştir. Apsisteki "chancel" (kilisede mihrabın yanında din adamlarına ayrılmış bölge: kutak), zeminden yüksektir ve oturak barındıran on adet yarım daire nişi vardır. Üst katlarının, kutaktaki dar merdivenlerden ulaşılan iki katlı odacıklarla iki taraftan çevrilmiştir.

Yapının İncelemesi

Bazilika planına sahip olmasına rağmen, tasarımda, uzunlamasına az vurgu görülmektedir. Yapının uzunluğu, en ve boyuna göreceli olarak kısadır ve dikey oranlar, demet payanda ve pilastroların kullanımıyla vurgulanır. Bunlar, orta kolon etrafında kümelenmiş kare ve yarım daire pilastro şeklindedir. Bununla oluşan birçok kaburga, yükselerek çatı ve kubbeyi berkiten kemerlerle bütünleşir.

Bununla birlikte, sivri kemerlerin kullanımı, bu binanın yapımından birkaç yüzyıl sonraki Got mimarisinde görülen kuvvetli dikeyliğin benzeri bir izlenim verir, ancak Ermeni mimarisiyle Batı Avrupa'daki Got stilinin gelişimi arasında bağlantı kuracak delil yoktur.

İç Ayrıntılar

Apsiste, Türkler tarafından uygulanmış badananın altında, Tanrı'yı tahtında oturur vaziyette gösteren resmin izleri görülür. Bu katedralden yenidir ve belki de 13üncü yüzyıl onarımındandır. Sütun başlıkları da basit geometrik bezemelerin izlerini korur.

İçerideki taş işindeki boşluklar, belki de, yapının camiye dönüştürüldüğü dönemde veyahut daha sonraki define avcıları tarafından sökülen khatchkarların yerini belirtir. Son zamanlarda Ermeni kitabeleri mahsustan, taşa uyacak türde boyayla kapanmıştır. Kuş pislikleriyle birlikte bu, içerinin ince taş işçiliğini tahrif eder.

Duvarın, yere yakın olduğu yerde kesme taşının yok olmuş olmasına karşın, duvarların altından taş yer döşemesinin geçtiği ve binanın tasarımının basitleştirilmiş taslağının bu döşemeye oyulduğu görülmektedir. Belki de katedralin bütün planı, eski Yunan tapınaklarında da olduğu gibi, duvarlar inşa edilmeden önce zemine oyulmuştur.

13üncü yüzyıl Onarımı?

Kimisi, Katedral'in görünümünün, 13üncü yüzyılın başlarında yeniden inşa etme derecesinde bir geniş çaplı onarımdan kaynaklandığını savunur.

Bu varsayımı ilk, binanın, 10uncu yüzyıla ait olması için çok gelişmiş olduğunu düşünen Nikoli Marr ileri sürmüştür. Kendisi, 13üncü yüzyıla ait birçok kitabenin varlığını da, bunların, eskilerinin 13üncü yüzyıl yapımlı taklitleri olduğundan yola çıkarak açıklamaya çalışmıştır! Bu varsayım güvenilir değildir; onu destekleyecek yapısal delil yoktur ve dış cephenin ayrıntıları (kemerler, pencereler, nişler ve benzerinin konumları), başka bir döneme ait olabilmek için iç unsurlarla fazlaca bütünleşmiştir.

...Katedral'in ilk sayfasına dönüş.


  • İçerisi - büyüğü için tıklayınız


  • Kubbeye bakış


  • Apsisteki yarım daire niş sırası


  • Apsisin ikonalı halinin 1920 öncesi fotoğrafı


  • Küme payandaları gösterir yan geçitlerden bakış


  • Güney kanadın üstündeki tonoz

  • ANASAYFA  |  MESAJ PANOSU  |  EMAIL  |  ENGLISH
    Metin ve fotoğraflar © VirtualANI.     Son güncelleme: 01 Eylül 2000.