KHTZKONK (BEŞKİLİSE) MANASTIRI

Tarihçe

"...Türkiye Cumhuriyeti'nde amansızca sürdürülen Ermeni tarihi yapılarını ortadan kaldırma ve tarihi Ermenistan'ın izlerini silme çabaları... Ermeni halkının vatanlarındaki varlığına şahadet eden abideler ve işaretler, 1915'te başlatılan soykırımın son kurbanları olmuştur.
- Robert Jebejian

Türkçe "Beşkilise" olarak bilinen bu güzel manastır, Ani'nin yaklaşık 25 km güneybatısında, eski adıyla Tekor olarak bilinen Digor ilçe merkezine yakın vadinin içinde üç kaya çıkıntısı üzerine kuruluymuş. 

Manastırın toplamda, hepsi kubbeli ve özenle kesme taştan yapılmış beş kilisesi varmış. Bunlar: Aziz Karapet, Meryem Ana (Surp Astvatsatzin), Aziz Stefanos, Aziz Krikor ve Aziz Sarkis Kiliseleri imiş. Günümüzde sadece Aziz Sarkis Kilisesi kalmıştır. 

Kiliselerin, manastırın kuruluşuna veyahut kiliselerin inşasına ilişkin tarih ve şeraite ışık tutacak yazıtları yoktur. Manastır, 13üncü yüzyıl Moğol istilasından sonra terk edilmiştir. 

1878'de, Kars bölgesinin Rus yönetimine geçmesiyle Beşkilise, Ermeni Kilisesi'ne devredilmiştir. Binalar onarılmış, manastır yeniden ibadete açılmıştır. Keşiş ve hacılar için konaklama imkanı düzenlenmiştir. Bunlar, en büyük çıkıntının kenarına, aşağıdaki vadinin içindeki nehrin yanına ve de Aziz Sarkis Kilisesi'nin kuzeybatısına inşa edilmiştir. 

Manastırın Yıkımı

Beşkilise'nin kaderi, Türk devletinin Ermeni halkına uyguladığı soykırımı daha sonra Ermenilerin kültürel mirasını da uygulamasının en açık ve en çarpıcı örneğidir. 

Manastır, Kars bölgesinin Ermeni halkının 1920'de Türkiye tarafından sürülmesine kadar kullanılmıştır. Bundan sonra, burası ziyaretçilere kapalı askeri bölge olmuştur ve 1984'de kadar dahi Digor'a gitmek için özel izin gerekmiştir. Manastır 1959'da tarihçiler tarafından gezildiğinde, kiliselerden sadece Aziz Sarkis kilisesi bulunmuştur ve bu da ağır hasarlıdır. Köylülerin, kiliselerin sınır askerleri tarafından havaya uçurulduğunu söyledikleri iletilmiştir.

Hasarın, patlayıcılar ile meydana geldiğinden az kuşku duyulmaktadır. Mahvedilmiş kiliselerin taş parçaları, konumlarından çok uzak mesafelerde bulunmuştur. Kaya çıkıntılarının arası, parçalanmış taş işi, yazıt kaplı duvar parçaları, sütun kısımları ve oyma süs kırıntıları ile doldurulmuştur. Aziz Sarkis Kilisesi'nin hasarı daha da açıklayıcıdır: apsis ve şapellerin yan duvarları, belirgin bir şekilde, patlayıcılarla içeriden patlatılmıştır. Nispeten yeni bir grafiti yazının konumu, öyledir ki, bugün yerinde olmayan bir pencere ile aydınlanan yerde yazıldığı, buradan da yıkımın 1955'ten sonra gerçekleştiği anlaşılır.

Kimi Batılı akademisyenler, Türk devletinin gazabına uğramamak ve de mesleklerinde ilerlemelerini tehlikeye atmamak için, bu tahribatın nedenini uydurmalarla açıklamaya çalışmıştır. Örneğin, T. A. Sinclair, 1987 basımlı "Eastern Turkey, an Architectural and Archaeological Survey" adlı kitabında, kiliselerin düşen taşlarla yıkıldığını yazmıştır. Bu taşlar nereden gelmiştir - nereye gitmiştir - ve yerçekimi kanununa nasıl karşı koyup da Aziz Sarkis Kilisesi'nin üzerinden atlayıp komşu kiliseleri hedef almıştır?

Aziz Sarkis, 1989 depremiyle ağır hasar geçirmiştir. Binanın beton çekirdeği parçalanmıştır ve kilise şimdi büsbütün yıkılmak üzeredir. Bu sayfalardaki fotoğrafların çoğu, 1989 öncesinde çekilmiştir.

... Beşkilise sayfasının ikinci bölümüne.


  • Manastırın 1920 öncesi fotoğrafı


  • Kuzeydoğudan bakış - büyüğü için tıklayınız


  • Manastırabatıdan bakış


  • Soldan sağa, Aziz Stefanos, Meryem Ana, Aziz Karapet ve Aziz Sarkis - büyüğü için tıklayınız


  • Manastırın bugünkü hali, batıya bakış


  • Tek kilise ayaktadır -  büyüğü için tıklayınız

  • BÖLÜM ENDEKSİ  |  ANASAYFA  |  MESAJ PANOSU  |  EMAIL  |  ENGLISH
    Metin ve fotoğraflar ©1999 - 2000 VirtualANI.     Son güncelleme: 20 Eylül 2000.